Kırmızı Başlıklı Kız masalından zihnimize kazıldığı üzere büyük kulakların daha iyi duyacağına dair bir metafor oluşmuş olabilir. Tabii ki, kurtlar insan büyükannelerden daha iyi işitiyor, fakat aynı türler arasında, kulak boyutunun biraz geniş varyasyon olmasının dışında hiçbir önemi yok.
Hayvan krallığında bile, kulak boyutunun işitme yeteneğini belirlemesi zorunlu değildir. Yarasalar ve Chinchilla karşılaştırmasına göre; her ikisinde de büyük, belirgin kulaklar var, ancak çok farklı frekans aralıkları var. Chinchillalar sadece 90 ila 22.800 Hz saptayabilirken yarasalar 2.000 ila 110.000 Hz duyabilir. Aslında büyük kulaklı hayvanların çoğunda, kulak boyutunun, sesi algılamaya yardımcı olmaktan çok, hayvanı serin tutmakla bir ilgisi vardır.
Kulak Kepçesi Alıcıları İşitmeyi Nasıl Etkiler?
Doğumsal bir kusur olmadıkça, kulakların temel yapısı tüm insanlarda nispeten aynıdır. Kulaklarınızın dış kısmı ( pinna-kepçe olarak da bilinir ) iki ana amaca sahiptir: kulak yolu kanalını korumak ve işitmek. Bu işlevlerin hiçbiri daha büyük kulaklarda geliştirilmez, kulaklarımızın şekli burada çok daha önemlidir. Fakat insan kulak kepçesi şekillerinin geniş çeşitliliğinin işitme farklılıklarını etkilemediğini unutmayın.
Kulak kepçesi önemli bir rol oynamakla birlikte, işitme için en kritik olan mekanizmalar daha derinde bulunur. Mesela reseptörler (ses alıcıları) işitsel sinyallerin beynin iletilmesine yardımcı olur, bu nedenle iç kulakta güvenle sıkışırlar. Ayrıca, kulaklarımız yaşlandıkça büyür, ancak işitme yeteneğimiz genellikle azalır. 50 yıllık bir süre boyunca, ortalama insan kulağı yaklaşık 1cm büyür, ancak yetişkinlerin yaklaşık üçte biri 75 yaşına kadar önemli işitme kaybı yaşar.